Uyandım ..
Bu uyanış bin uykulara eş değerdi .
Kalktım saate baktım , durmuştu.
Zamansızdım ..
Odanın koca bir camı ve uzun tüllerini aralayan güneş ışıltıları vardı , uzunca durduğum yerden dışarıyı izledim . Sanki onca insanın acısı ve ahı ayaklarımın altındaydı . Bu acı ve ahların kıyısında yüzen derin mavilikte korkular vardı .Aldırmadım .Camı açtım yüzüme rüzgarın eli değdi .Nasıl teselli etti beni . Kim bilir kimin yüreğinden kopup gelmişti .Güneş acımasızca yakıyordu . Cam kapanmasın diye pervazın arasına en kalınından bir kitap koydum. Babalar ve oğullar .. Pek manidardı.
Şimdide mekansızdım .Karmakarışıktım . Uyanmayı isterken kısacık bir uykuya hasrettim .
Durdum , durdum , durdum ..
Bir kuş kondu cama öyle güzel ötüyordu ki ve öyle güzeldi ki ona verecek bir damla su bulamadım , ama o buna alınmadı . O ne Güneş'in onu yakmasından ne de rüzgarın şiddetinden korkmuyordu . Kuş beyniyle bana neler de anlattı .
Tekrar odanın boğucu aydınlığına göz gezdirdim bir ayna vardı , sanırım bir dev aynasıydı , insanlar kendilerini buna bakınca bir halt sanıyorlar diye içimden geçirdim.
Saat hala çalışmıyordu . Dışarıda kalabalık ve gülen insan sesleri vardı , ama çok yalnızdım ve hala mekansız..Derin bir nefes çektim , o koca camı kapattım . Rüzgarın sesine de , Denizin iniltisine ve kuşlara da kitledim kendimi.
Sonra ne mi oldu ?
O uykudan uyanmayı hasret ile bekleyen biri olmayı hayal ederek derin bir uykuya geçtim..